Yalan Söyleyin!

Yalan Söyleyin!

Erdem Karagöz

İnsan ne düşünüyorsa odur!

James Allen 48 yıllık hayatında 20 kitap yazdı. Bunların içinde kişisel gelişim klasiği “Düşüncenin Gücü” kitabının ön kapak sözüdür insan ne düşünüyorsa odur!

Zihnimizdeki düşünceler şimdiyi, geleceği ve hatta geçmişimizi şekillendirir. Evet, geçmişimizde yaşadığımızı olayları da zihnimiz ile anlamlandırırız.

Bu coğrafyada “sen en kötüsünü düşün” diye eyleme geçerken kullanılan zihinsel pranga deyimler vardır! Âşık olurken, araba kullanırken, ameliyata girerken, sunum yaparken, satış yaparken, iş görüşmesi yaparken farkında olmadan bu ve benzeri deyimler ile harekete geçeriz.

Şimdi satış görüşmesi için müşteriye gidiyorsunuz ve aşağıdaki düşünceler zihninizde;

1. Piyasa çok kötü, herkes bekliyor parası olanda satın almıyor!
2. Rakiplerin ürünleri bizden çok daha iyi üstelik ucuz, vadede yapıyorlar!
3. Bizim ürün ve hizmetlerin eksikleri çok.
4. Müşteri zaten satın almayacak fiyat almak için görüşüyor!
5. Daha önce bizden teklif aldılar kimse satamadı!

İsterseniz yüzlerce mazeret sıralayabilir ve başarısız olduğunuzda kendinizi mutsuzluk içinde mutlu edecek hikâyeler yazabilirsiniz. Olumsuz yalanlar eyleme geçmek istemeyen insanlara her zaman iyi gelir! Sorumluluk almaz, bedel ödemez, sistemi, ülkeyi, piyasayı, şirketi suçlayarak rahatlayabilirsiniz.

Oysa sistem şöyle çalışıyor; Beyin mazeret üretildiğinde sadece mazeretlere odaklanıyor sistem sonuçlara ve başarıya kendini kapatıyor. Başarılı olma seçeneği ortadan kaldırılıyor. Bu tür insanların bakışlarını değiştiremedikçe toprağa ekilmemiş tohumdan meyve beklemek gibidir.  Bu algı ile iş yapan satıcı aslında reddedilmek için yalvaran bir zihin ve beden diline sahip olduğunun farkında değildir. Kendisinden beklentisi olmayan birine başkası nasıl yardım edebilir ya da neden işbirliğine girmek isteyebilir?

O nedenle kendinize pozitif yalanlar söyleyin gerçek oluncaya kadar taklit etmeye devam edin!

1. Piyasa muhteşem insanlar satın almak için enerjisi yüksek, pozitif danışman satıcıyı yani beni arıyorlar. Hemen harekete geçmeli ve çok insana yardımcı olmalıyım.
2. Rakiplerin ürünlerinin kaliteli olması bizi geliştiren bir olay satıcının ikili ilişkileri, güven ve müşteriye dokunma ile aradaki farkların kapanacağını biliyorum. Bunları yapabilecek kişi benim!
3. Ürünüm oldukça kaliteli, ucuz ürün satıp tahsilat sorunu olan insanlarla çalışmıyorum. Kaliteli fiyat kaliteli insan demektir.
4. Müşteri bizim ürünlerimizi satın almak için referansla geliyor benden satın almak için çok istekliler!
5. Daha önce arkadaşlar görüşüp müşteriyi satışa hazırlamışlar. En iyi olduğum için müşteri zaten benden alacak!

Şimdi zihninizi bu şekilde kodladığınızı düşünün bedeniniz özgüveninizi nasıl aktaracak göreceksiniz. İnsanlar kendine güvenmeyen kişilerden tavsiye almaz, iş yapmazlar! Davranışlarınızı değiştirmek için zihni değiştirmek gerekiyor. Bunun yanında en önemli detay eylem duygudan önce gelir! Hızla harekete geçin, en zor asla satın almayacağını düşündüğünüz 100 müşteri ile görüşme yapın buradan elde edeceğiniz deneyim sizin sermayeniz olacaktır.

Filmin sonunu görün, başarılı olacağınıza inanın, zafer listeleri hazırlayın. Henüz gerçeklememiş olsa da zafer listelerinizi canlı tutun.

Haydi, harekete geçin!
Sadece vazgeçenler kaybeder!

Yaşayan mıknatıslar olduğumuzu unutmayalım her zaman baskın düşüncelerimize uygun insanları çekeriz.

Değerimizi artırmak için başkalarına değer vermemiz gerekir. Başkalarına değer verebilmek için değerli olduğumuzun farkında olmalıyız.