KRİZDE KOBİ OLMAK
Erdem Karagöz
“Coğrafya kaderdir” demiş İbni Haldun. 2001 krizinden sonraki en sert krizi yaşıyoruz. Üstelik bu krizde bankaların ilk kredilerini riskli bulup kestiği kobiler oluyor. Bununla birlikte Türk parasının değer kaybetmesi Dolar ya da Euro ile satış yapamayan kobilere zarar veriyor.
Krizler aslında alışkanlıklarımızı değiştirmek ve yeni kapılar açmak için fırsata dönüşmelidir. Nasıl mı? Örneğin amazon.com.tr açıldı önce Türkiye için ardından Avrupa ve Amerika için Amazon’da ürün satmayı öğrenmelisiniz. Çünkü bu satış kanalı sizin tahsilat riskinizi sıfırlayacaktır.
Bir yandan nefes kredisi, bir yandan Kobi destek 2018 kredileri arayışları sürürken eski müşteri şimdi çok daha önemlidir. Maliyetlerinizi karşılayacak ve ekibinizi işletmede tutacak düşük marjlı risksiz müşteriler bu dönemde çok önemlidir.
Krizler sizin istihbaratınızın en güçlü olması gerektiği zamanlardır. Çünkü batan bir müşteriniz domino etkisi yaratacaktır. Kriz çek ve senetlerin işlevselliğini azalttı. Gerekirse barter yaparak bir dönem alışveriş yapabilirsiniz. Banka faizlerinden uzak kalmanız sizin geleceğinizi etkileyecektir.
Bu kadar şirketin konkordato ilan ettiği ülkemizde sizin yaşamınız, nefes almanız için önce sağlıklı düşünebilmeye ihtiyacınız var. Motivasyonu düşük insanlardan uzaklaşın.
Nasıl Kosgeb desteği alabileceğinizi, işinizdeki maliyetleri nasıl minimize edeceğinize odaklanın. Bu dönemde işten personel çıkartmadan önce mutlaka ülkenin, şirketin durumunu ekibiniz ile konuşun. Unutmayın zor şartlar altında işten çıkarttıklarınız bir daha asla sizinle çalışmayı tercih etmeyecektir.
Müşterileriniz, tedarikçileriniz, mülk sahipleriniz ile iletişim halinde olun. Her krizin sonu vardır. Geleceğe hazır olun. İş ve üretimin azaldığı bu dönemlerde alabildiğiniz kadar ücretli, ücretsiz online ve sınıf eğitimleri alın. Sektörünüze ait kitaplar ve makaleler okuyun. Öğrenmek beynin pozitif kalmasını sağlar.
Unutmayın olumsuz düşündüğümüz an beynin üçte ikisi kapalıdır. Hiçbir fırsatı göremezsiniz. Umutsuz olduğunuzda işbirliğine giremez ve ekibinize, ailenize ve müşterilerinize karşı negatif etkileşim kurarsınız. Bu dönemlerde eşim, çocuklarım sevdiklerim üzülmesin diye her sorunu tek başınıza çözmeye kalkmayın. Sorunları paylaşırsanız aileniz kendini daha değerli hissedecek ve size daha fazla yardımcı olacaktır.
Kabul edin kriz var ve hepimiz bunun içindeyiz. Kur artışı dışarıdan bağımlı olduğumuz hammaddeler, lojistik, bağlantılı her şeyi etkiledi. Şimdi Kobi tanımı 2018 için yeniden yapılanmaya ve kendinizi tanımaya ihtiyacınız var. İşlerinizi etkin yapıyor musunuz?
Doğru müşteriler, tedarikçiler ile çalışıyor musunuz? Aynı sektördeki KOBİ’ler ile ortak ürün alsanız daha ucuza mal edebilir misiniz? 8-10 şirket birleşip yurtdışına satış kanalı açabilir misiniz?
Dolar ve Euro ile satış yapabilmek için hangi uzmanlar ile çalışmanız gerekir? Ticaret ve Sanayi Odalarını doğru kullanabiliyor musunuz?
Kullandığınız enerjiyi, hammaddeyi ve en önemlisi insanı doğru yönetiyor musunuz? Zaman maliyeti, fırsat ekonomisi, finans yönetimi konusunda şimdiye kadar neler yaptınız? Türkiye’de şirketlerin % 95’inin aile şirketi olduğunu işleri birinci kuşaktan öğrendikleri gibi sorgulamadan yaptıklarını biliyor musunuz? Daha çok yeni bilgiye gerçekten ihtiyacımız var!
Şu anda sert rüzgârlı bir havada, çamurlu bir sahada maç yapıyorsunuz. Unutmayın bu sahada yalnız değilsiniz. Kendinizi suçlamayın, devleti suçlamayın. Çünkü mazeret üretmek sizin olumlu bakış açınızı yok edecektir. İşte o nedenle her an neyi daha iyi yapabilirim? Neyi asla yapmamalıyım? Sorularına cevap arayın.
Kriz anlarında eğitimi kesmek yerine eğitime bilgiye odaklanın. Çünkü eğitim ile gelişmiş ülkeler krizlerden en az etkilenen ülkeler. Bilgi sizi geliştirecek daha çok satan ve kazanan kobi olmanızı sağlayacaktır.
Henüz yorum yazılmadı. İlk yorum yazan sen ol!